Sınıf Arkadaşlarıma Otizmin Ne Olduğunu Anlattım

12 yaşındaki Laque Youngblood, okulundaki herkese yılmadan otizmin ne demek olduğunu anlatarak tüm okula farkındalık ve anlayış yaydığını anlatıyor.

“Tıbbi bir durum sizin tüm arkadaşlarınızdan farklı olarak anılmanıza sebep olsaydı siz ne yapardınız? Onlara, onları anladığınızı ancak dünyayı onlardan farklı algıladığınızı anlatabilir miydiniz? Onları bu durum hakkında eğitmeyi dener miydiniz?

İşte ben okulda tam olarak böyle hissediyordum. Sınıf arkadaşlarım beni kendileriyle eşit görmüyorlardı. Onlara göre ben gariptim, ben farklıydım.

Neden onlarla birlikte spor yapmadığımı, basketbolu neden sevmediğimi merak ediyorlardı. 12 yaşında bir erkek olup spora meraklı olmamak ilkokulda çok göze batabiliyor. Ama en sonunda ben de hoşuma giden bir spor buldum – yüzmek. Beni ilk yüzme dersime annem götürdü. Her spor takım oyunu olacak değil ya!

Nisan ayı yaklaşırken resim öğretmenim ile birlikte Dünya Otizm Farkındalık Günü hakkında konuşuyorduk. Resim öğretmenim kocaman bir mavi kurdele tasarlamama ve okula asmama izin verdi.

Ancak ben bundan fazlasını yapmak istiyordum.

Mavi bir kurdelenenin yaşıtlarıma ulaşmama yetmeyeceğini biliyordum. Ben de okul müdürüne gidip bir power-point sunumu hazırlamak istediğimi söyledim. Bana bunun zaman sebebiyle bunun mümkün olmayacağını ancak sabah anonslarına beni dahil edebileceğini söyledi.

Böylece biz de her sabah günlük programın yanında otizmle ilgili bir bilgi anons etmeye başladık! Zamanla sınıf arkadaşlarım daha fazlasını öğrenmek isteyip bana sorular sormaya başladılar. Zamanla tüm öğretmenlerim ve arkadaşlarım nasıl hissettiğimi, neler düşündüğümü ve beni anlamaya başladılar. Artık onlar için garip değildim. Ben bendim!

Bunu sadece kendim için de yapmadım. Tüm otizmli insanların karşılaşabileceği güçlükleri yenmemizin tek yolu insanları eğitmekten geçiyor.”

Kaynakça: